Duygu Kıt
DERSİM – Sayısız kuşun göç için yılda iki kez kullandığı Türkiye hem Avrupa’da hem de Rusya ve çevresinde yaşayan kuşlar için önemli bir göç güzergahında yer alıyor. Türkiye aynı zamanda birçok kuş popülasyonuna ve üreme alanına ev sahipliği yapıyor. Kuşların varlığının yaşam alanlarının korunmasından geçtiğini belirten uzmanlar, kuşların nerede, ne zaman bulundukları gibi önemli bilgilerin toplanmasında uzmanlar dışındaki insanların rolüne dikkat çekiyor. Kuşların kayıtlarını, tarih, fotoğraf, tür adı, konum gibi bilgileri de vererek çeşitli platformlarda paylaşılmasını ve korunmasını ‘Vatandaş Bilimi’ şeklinde adlandıran uzmanlar bu sayede araştırmacıların yetemeyeceği durumlarda bilimsel çalışmalara bilgi akışı sağlanmış olacağını belirtiyor. Birleşmiş Milletler (BM) Eğitim Bilim ve Kültür Örgütü (UNESCO) tarafından 14 Ekim Dünya Göçmen Kuşlar Günü olarak belirlenirken bu kapsamda vatandaş biliminin önemini, kuşların nasıl korunması gerektiğini ve alınması gereken tedbirleri uzmanlarla konuştuk.
İNSANLAR KENDİLERİ İÇİN İSTEDİKLERİNİ TÜM CANLILAR İÇİN TALEP ETMELİ: Kuşların varlığını ve çeşitliliğini bilmenin ekosistem hizmetlerini takip etmek için önemli olduğunu belirten uzman biyolog Lider Sinav, “Kuşlar ya da kelebekler fark etmeksizin izlediğimiz canlı grubu öncelikle yaşamın durumu hakkında bize bilgi vermektedir. Kuşlar ya da diğer canlılar ortamdan kaybolmuşlarsa ortam sağlığı hakkında ters giden bir durum olabilir. Bu tip değişimler ekosistemdeki daha büyük değişimlerin habercisi olabilir.” diyerek kuş varlığının önemine dikkat çekiyor.
Bu nedenle kuşları korumak için yaşam alanlarını korumak gerektiğini belirten Sinav, kuşların korunması için şunlara dikkat çekiyor: “Göç yolculuğu çok sayıda risk taşır. Yolculuk sırasında avcılar, kötü hava koşulları, kritik önemdeki habitatlarda görülen kayıplar nedeniyle zorlu bir yaşam mücadelesi verir kuşlar. Bunlardan ilk sıradaki besin ve temiz sudur ki kuşların kaybolan ya da kirlenen yaşam alanları nedeniyle aynı zamanda üreme ve konaklama alanları da azalmaktadır. Cam yüzeyler, elektrik iletim hatları, rüzgar türbinleri gibi insan yapılarıyla çarpışma ve elektrik akımına kapılma da önemli tehditlerdir. Artan insan nüfusu kuşlar üzerinde rahatsızlık etkisine neden olmaktadır. Bunun yanı sıra artan kedi nüfusu da çok sayıda kuşun ölüm nedenidir. Işık kirliliği, avcılık, doğal kaynak kullanımı gibi birçok farklı etkenle bu liste uzatılabilir.”
“Halk talep ederse yöneticiler bu talepler karşısında gerekeni yapmaktan sorumlu olacaklardır” diyen Sinav, “Kendimiz nasıl ki trafik kazalarından korumaya çalışıyorsak, açlıktan korunmaya ve evsiz kalmamaya çalışıyorsak, benzerini kuşlar için de yapabiliriz. Evlerimizde huzurla yaşamak isterken bunu kuşlar ve diğer canlılar için de talep ederek gereken dönüşümü başlatabiliriz.”
DİJİTAL PLATFORMLAR ÇOK ÖNEMLİ: ornito.org kurucusu Alihan Vergiliel dijital platformların gözlemcilerden gelen kayıtları topladığını ve kuş koruma çalışmaları için önemli bir veri kaynağı olduğunu belirtiyor. Vergiliel, “Her zaman doğal ortamlarda bulunamıyoruz. İnsanların kuşlara olan ilgisini canlı tutmak önemlidir. Vatandaş bilimi sayesinde kuş gözlemcileri, kuşların nerede ve ne zaman bulundukları, sayıları gibi farklı konularda önemli bilgileri sağlarken aynı zamanda bilimsel çalışmalara bilgi akışı sağlamış oluyorlar. Biz site üyelerinin ilgisini canlı tutmak amacıyla Ornito Quiz uygulamasıyla kullanıcılarının hem kuşları öğrenmesine hem de keyifli vakit geçirmesine imkan sağlıyoruz. Ayrıca site vatandaş bilimi olarak topladığı tüm verileri otomatik olarak canlı Ornito Atlas verilerine çevirip üyeleri ile anlık olarak paylaşmaktadır. Bu, belirli bir bölge için güncel tür listesini görmek ve oradaki kuş türleri hakkında fikir edinmek için hızlı sonuç veren bir araçtır.” diyerek dijital platformların önemini vurguluyor.
KUŞLAR TOPLUMSAL KÜLTÜRÜMÜZÜN ÖNEMLİ PARÇASI: Kuşlar ve yaşadıkları alanların korunması konusunda daha bilinçli olunması gerektiğine değinen kuş gözlemcisi Nermin Aydın, “Türkiye dünyadaki sayılı ana kuş göç ortalarından ikisine ev sahipliği yapmaktadır. Leylekler, kartallar, şahinler gibi süzülerek göç eden göçmen kuşlar Türkiye’deki göç rotalarını kullanırken, ötücü kuşlar, sukuşları ve diğer gruplar için de Türkiye önemli bir göç rotası üzerinde bulunmaktadır.” diyor. Türkiye’deki önemli sulak alanların birçok su kuşunun göçleri sırasında beslenmelerine ve dinlenmelerine imkan tanıdığını belirten Aydın, yaklaşan kış için şu önerileri paylaşıyor: “Kışın soğuklarda kuşları yemle besleyebiliriz. Arazi gözlemleri sırasında gözümüze çarpan yasa dışı olayları ilgili kamu kurumlarına bildirebiliriz. Yaralı gördüğümüz bulduğumuz ya da yavru durumundaki hayvanları yuvasına koyabilir ya da doğru tedavi alabilecekleri yerlere ulaştırabiliriz. Çektiğimiz video ve fotoğrafları sosyal medya hesaplarımızdan paylaşarak toplumda farkındalık oluşmasını ve bilginin paylaşılmasını sağlayabiliriz. Bu sayede doğanın ve canlıların daha iyi tanınmasına katkı sağlayabilir ve korunması için kitle oluşumunu destekleyebiliriz.”